KONAK PİER’DE “İZMİR MOZAİĞİ” 23-28 ŞUBAT 2018

PORTIZMIR4 (4. Uluslararası İzmir Güncel Sanat Trienali) kapsamında, Besteci Mehmet Can Özer ve Alman medya sanatçıları Axel Buether ile Susa Pankrath, İzmir’in 12 atmosferini tasarladılar.

Adnan Menderes Havalimanı, İzmir Körfezi, Salihli Otobüs Durağı, Urla Manzarası, İnşaat Şehri, Çeşme Otoyolu, Konak, Kemeraltı, Dönüşüm Şehri, Noktürn, Hoşgörü ve Basmane başlıklarındaki atmosferler; sis, İzmir sesleri, ışık ve renklerle oluşturuluyor. Ziyaretçilerin dinamik atmosfer değişimini tüm duyularıyla hissedebildiği enstalasyonda, İzmir metropolünün tarihi ve modern görselleri, gözlerde ve zihinlerde tekrar tekrar canlanıyor.

ULUSLARARASI DOĞA SANATI SERGİSİ AÇILIYOR 20 EKİM 2017

PORTIZMIR4 bünyesinde gerçekleşen Global Nomadic Art Project (GNAP) Türkiye – “Doğanın İzinde” başlıklı proje çerçevesinde İzmir merkez ve çevre ilçelerinin yanı sıra Kapadokya’da yapılan doğa sanatı çalışmaları tamamlanıyor. Toplam 36 ulusal ve uluslararası sanatçının katılımıyla, 4 Ekim 2017 tarihinde başlayan proje kapsamında yapılan onlarca doğa çalıştayında ortaya çıkan çalışmaların ve sürecin paylaşılacağı sergi, 23 Ekim 2017 tarihinde açılacak.

ENERJİ MADDELERİ: PİRAMİT

“Enerji Maddeleri,” Deniz Kurtel’in çeşitli elementler, biçimler, organizmaların enerjiye dair özellikleri ve bunların evrensel güç ile bağlantıları üzerine bir dizi deneyi içeren, süregelen bir projesidir. Kurtel, PORTIZMIR4 için; piramitlerin, bitkilerin gelişimi üzerindeki etkisini inceleyecektir.

DOĞAYI GİYDİRMEK

“Land Art” terimi Türkçe’ye “Arazi Sanatı” olarak çevrilmiş olup 1960’ların sonunda ABD’de ortaya çıkmış, 1970’lerde tüm batı ülkelerini etkilemiş avangard bir sanat türüdür. Bu sanat türünü doğanın geniş alanlarına insan müdahalesi olarak düşünebiliriz. Doğa sanatı niteliği altında toplanmış sanatsal çalışmaları iki düşünce altında irdeleyebiliriz. Birincisinde sanatsal malzeme doğaya uyumlu bir çalışma içindedir. İkincisinde ise doğadan sanata bir aktarım söz konusudur.

BEDEN

Bağımsız Çağdaş Dans Sanatçısı Cansu Ergin, doğal alanlar ve kimi iç mekanlarda PORTIZMIR4 projeleri doğrultusunda performanslar gerçekleştirecektir. Ayrıca nefes/ beden/ doğa çerçevesinde; bedenin günümüzdeki konumu/ hali; dans, hareket, ekoloji, yaşam ile bağdaştırdığımızda nerede ve nasıldır, dans güncelliğini nasıl korur tartışmaları için bir platform oluşturulacaktır. Performansların takvimi ve mekânları duyurulacaktır.

KAMUSAL ALANDA SANAT: EVRİM / EVOLVE

İzmir’in yerel duyarlılıklarını büyüteç altına almaya yönelen projeler farklı bir kamusal bellek çalışmalarının sonuçlarını izleyicilerle paylaşacaklar. Farklı kuşaklara ait sanatçıların çalışmalarını bir araya getiren EVRİLME projelerinin ortak paydasını izleyicilerin katılımıyla, kişisel tecrübeleriyle şekillenen “açık uçluluk” oluşturuyor. Kamusal bellek bu doğrultuda bir çıkış noktası olarak geçmiş ile bugün arasındaki diyaloğun arabuluculuğunu üstleniyor. Her türlü yok sayma, unutturma, görmezden gelme politikalarına karşın.

KAYIT PROJELERİ: VİDEO VE ANİMASYON ÇOCUK ATÖLYELERİ

Hakan Kırdar tarafından koordinasyonu yürütülecek olan “Yaşadığımız Doğa ve Sosyal Çevre Olarak Kentimiz: İzmir” temalı bu projede, 8-15 yaş grubu çocuklar ve ebeveynlerinden oluşan ikili gruplarla çalışılacaktır. Video ve animasyon tekniklerini kullanarak kısa filmler oluşturmak ve bu yolla yaşanan kente, doğal ve sosyal çevreye duyarlığı artırmak amacıyla, Ekim 2017- Mart 2018 döneminde İzmir ve Türkiye’den video ve animasyon üretiminde yetkin sanatçı ve tasarımcıların mentörlüğü ve yürütücülüğünde sunum, seminer ve atölye çalışmaları düzenlenecektir.

DOĞANIN İZİNDE

Heykel sanatçısı Varol Topaç’ın Patika Sanat Grubu ile birlikte yönettiği yönettiği bu projede, Güney Kore çıkışlı Global Nomadic Art Project (GNAP) adlı oluşum kapsamında yer alan davetli uluslararası sanatçılar İzmir İnciraltı’ndaki kent ormanında üç hafta boyunca, yerel sanatçılarla birlikte tamamen arazinin sunduğu malzemeyle çalışmalar üretecektir. Bu projeye ilişkin etkinlik takvimi süreç boyunca paylaşılacaktır.

HAKİKAT VE MİTOS: KIR / KIRSAL

Mimar/ Yazar Emel Kayın tarafından uygulanacak olan bu proje, kıra ve kırsal olana dair hikâyeleri, kavramları, olguları, olayları, mekânsal, insanî, geleneksel öğeleri, yazarın “İyilik ve Kötülük İçin Mekânlar” adlı öykü kitabı ile de ilişkilendirdiği “hakikat-mitos”/ “mitos-hakikat” döngüsünde irdelemeyi ve sanatsal üretimler-deneyimler aracılığıyla görünür kılmayı amaçlamaktadır.

QUATUOR ELEMENTA / DÖRT ELEMENT

Simber Atay’ın yönettiği ve Melih Elhan, Zekiye Buğurcu, Gözde Yenipazarlı- Dinler ile Pınar Boztepe-Mutlu’nun yer aldığı bu projede, tabiatın döngüsünü belirleyen tarihlerde, insan ve doğa ilişkisini temel alan kitaplardan seçilen bölümlerin okumaları yapılacak ve bu performanslar, Haydar Pekdüz, Kaan Zati, Melih Berkay Kır, Semih Özenen tarafından kayda alınacak ve projenin sosyal medya tasarımcısı Nilay Uluğ tarafından yayınlanacaktır.

TRANS-GEÇİŞLER

1992 yılında Çeşme Otoyolu’nun İzmir-Urla ayağının açılmasından bu yana Urla ilçesi, kırsal peyzajı ayrıcalıklı peyzaja dönüştüren büyük bir sosyal, ekonomik ve kentsel değişim geçiriyor. Mimar Şebnem Yücel, Yönetmen Bilge Demirtaş ve Sosyolog-Mimar Can Gündüz’ün bu sözlü tarih dokümanter projesi, Urla’yı çevreleyen doğayı merkeze alır ve Urla sakinlerinin anıları, deneyimleri ve beklentilerini yansıtmaya teşebbüs eder. Proje, mekanlar ve insanlar arasındaki ayrılmaz bağın doğasını göstermeyi amaçlar.

İZMİR’İN SES ENVANTERİ VE HARİTASI

Müzisyen Mehmet Can Özer tarafından uygulanacak olan “İzmir kentinin ses envanteri ve haritası” projesi, İzmir’in kültürüne ve doğasına ilişkin seslerin kaydedilmesini hedeflemektedir. Belirlenen çalışma gruplarıyla gerçekleştirilecek olan ses kayıt çalışmaları sonucunda elde edilen arşiv, sanatçı tarafından “İzmir Senfonisi”ne dönüştürülecektir. Projenin çalışma takvimi ve mekanları süreç içinde duyurulacaktır.

“K2 URLA NEFES ALANI”NIN KENT PARÇASINDAKİ İZDÜŞÜMÜ

Kent Plancısı Özlem Şenyol Kocaer ve oluşturduğu ekip, K2 Urla Nefes Alanı’nın kentteki izdüşümü olarak belirlenen pilot bölgede, yapılı çevreye eklemlenen doğa bağlamında kentsel tarımın da yer aldığı, mimarlık, tarım, peyzaj ve sanatın farklı disiplinleriyle birlikte sosyoloji ve antropolojiyi de içeren çeşitli atölyelerin mekânsal tasarımı ve uygulamasını organize edecektir. Projenin takvimine ilişkin detaylar duyurulacaktır.

EKOLOJİK TARIM

K2 Urla Nefes Alanı’nda belirlenen tarım alanları, PORTIZMIR4’ün etkinlik takvimine uygun olarak ekolojik tarım anlayışıyla biçimlendirilecektir. Yeliz Çulha ve tabiata ilişkin deneyimlerini projeye aktaracak olan kişilerin önderliğinde ulaşılan sağlıklı tohumların ekimi, 20 Mart 2017 günü, İlkbahar Ekinoksu anında sembolik bir törenle başlamıştır.

EVRİM / EVOLVE

Güncel sanat, kentçilik, aktivizm ve halk arasındaki ilişkiye dair yeni duruşlar ve soruları performanslar, mobil kamusal alan projeleri, internet bazlı projeler, film gösterimleri, sanatçı kitapları, şiir okumaları ve bir sergi ile gündeme getirecek olan “EVRİM / EVOLVE” projesinin açılışı, 2 Nisan 2018 tarihinde gerçekleşecek olup, proje 8 Nisan’a kadar devam edecektir.

SUYUN İZİNDE

Bu alan çalışması kapsamında “Nefes” temasına Deniz ve Su kavramları çerçevesinde yaklaşıldı. Monika Huber “Over and Under the Sea” videosu ile Ege Denizi’nden karşı kıyıya geçip yeni bir yaşamın hayalini Odysseia mitolojisi ile yorumladı.

PORTIZMIR4 FİNAL SERGİSİ

Üretim sürecinin görünür kılındığı deneysel içerikli projelerin laboratuvar disipliniyle gerçekleşmesi ve üretilen projelerin ileriye dönük kalıcı ürünler bırakmasının hedeflendiği PORTIZMIR4’ün takvimi belirlenirken, insanın doğayla ilişkisini vurgulamak amacıyla, ekinoks ve gündönümü tarihleri esas alındı. Buna göre 20 Mart 2017 – Tohumlama; 21 Haziran 2017 – Filizlenme; 23 Eylül 2017 – Meyve Verme; 21 Aralık 2017 – Hasat ve Final Sergisi’ne atıfta bulunarak 20 Mart 2018 – Pazara Çıkma olarak saptandı. PORTIZMIR4, tüm projelerin üretim sürecine ilişkin dokümantasyonun Final Sergisi’ndeki sunumu ile sona erecek.

İZMİR MOZAİĞİ

PORTIZMIR4 (4. Uluslararası İzmir Güncel Sanat Trienali) kapsamında, Besteci Mehmet Can Özer ve Alman medya sanatçıları Axel Buether ile Susa Pankrath, İzmir’in 12 atmosferini tasarlamışlardır. Atmosferler sis, sesler, ışık ve renklerden oluşmaktadır. Ziyaretçiler, dinamik atmosfer değişimini tüm duyularıyla hissedebilmektedir. İzmir metropolünün tarihi ve modern görselleri, ziyaretçilerin gözlerinde ve zihinlerinde tekrar tekrar canlanmaktadır.

EN KÖTÜ İŞ. / TUĞÇE TUNA

Latince ‘soma’ kelimesi; beden demek. Tuğçe Tuna; EN KÖTÜ İŞ. eserinde toprak ve beden kavramları arasında Psiko_Soma+tik bağ kurarken, performans sanatçıları ile duyusal ve bilinç katmanları arasında geziniyor. 20. İKSV Tiyatro Festivali’nde prömiyerini gerçekleştiren ve 2017 yılında TMMOB tarafından onurlandırılan, ‘EN KÖTÜ İŞ’ eserinde sanatçı; ‘iş’ olarak kabul ettiğimiz eylemlerin ve fiziksel alışkanlıkların bedeni tüketmesinden koreografik alt yapıyı oluşturuyor. Boşluk algısı, kinestetik hafıza, eserin oyun katmanlarını oluşturuyor. ‘Salon’ hem dans sanatında çalışma ve araştırmalarının yapıldığı, sunulduğu boş alana, hem de madenler de ortak buluşma alanlarına denmekte. En KÖTÜ İŞ. eserinde ‘salon’ sanatçı için aynı zamanda zihindeki, bedendeki kaotik -boşluğu- da temsil ediyor.

GREENMAN PEDRO PRAZERES’İN DANS PERFORMANSI: BEDEN VE PEYZAJIN, İNSAN VE ÇEVRESİNİN HASSAS İLİŞKİSİ

“Ya çevremizin niteliğini ne düşündüğümüz değiştiriyorsa? Ya ben ağladığımda nehir taşıyorsa? Buna inanıyordur, dünyayı örülmüş bir düşünceler yumağı, Güneş’i ise onun hayat vericisi olarak gören Kolombiyalı bir kabile. Kuantum fiziğinin ışığında, birbirine bir kez temas eden iki zerre, zaman ve mekanda mesafeler ne olursa olsun buna devam eder.”

10 YIL ÖNCE 5 YIL SONRA İZMİR’DE GÜNCEL SANATIN YAKIN TARİHİ BÖLÜM 2

İzmir’de güncel sanatın son on yıllık periyodunu tartışmaya açan bir etkinlik olarak tasarlanan 10 yıl önce 5 yıl sonra: Temmuz ayı boyunca Alsancak’ta faaliyetlerini sürdüren sanat mekanı GALERİ A’yı bir bellek tazeleme, tartışma, kayıt, arşiv mekanına ve sunum platformuna dönüştürdü. 10 gün 10 etkinlik olarak tasarlanan program dahilinde dönemin tanıkları, sanatçıları konuk edildi. çeşitli görsel ve işitsel kayıtlar toparlandı ve dijital ortama aktarılmak ve Ekim ayında kullanıma açılmak üzere depolandı.

GÖZDE İLKİN’İN “YER DÜŞÜ” SERGİSİ

Sanatçı Gözde İlkin’in “Yer Düşü” isimli sergisi 15. İstanbul Bienali’nin “Komşu Etkinlikler” kapsamında, PORTIZMIR4 dahilinde İzmir Fransız Kültür Merkezi’nde açılacak. Böylelikle ilk kez başka bir şehirde düzenlenen sergi, Bienal programında yer alacak. 15. İstanbul Bienali, “iyi bir komşu” başlığıyla Elmgreen & Dragset küratörlüğünde gerçekleştiriliyor.

PİN A SONG: “ALTI NOKTA, ALTI ŞARKI” SAVAŞ ÇAĞMAN

Küratörlüğünü Sarp Keskiner’in yaptığı “Pin a Song” projesi çerçevesinde, Savaş Çağman’ın “Altı Nokta, Altı Şarkı” performansı 18-23 Eylül 2017 tarihlerinde gerçekleşecektir. “PORTIZMIR4’e, 18 – 23 Eylül 2017 tarihlerinde, küratörlüğünü Sarp Keskiner’in yaptığı “Pin a Song” projesi kapsamında, “Altı Nokta Altı Şarkı” performansım ile konuk oluyorum. Proje bana sunulduğunda bunun bir kendiyle söyleşme, sesini duyuramama hali olduğu çağrışımı bende oluştu. O yüzden üstü üste looper pedal ile söyleyeceğim şarkılar, ulaşmayarak, silikleşmiş bir anıya gönderme yapacak. Malum; İzmir, küllerinden tekrar inşa edilirken, birçok rengini, birçok sesini yitirmiş bir şehir. Onun külleri içinde, komşunun bir tutam tuzuna muhtaç, ama tuz kadar silik bir hatıra sadece…”

“10 YIL ÖNCE 5 YIL SONRA: İZMİR’DE GÜNCEL SANATIN YAKIN TARİHİ BÖLÜM 1

Bu çalışma süresince GALERİ A bir bellek tazeleme, tartışma, kayıt, arşiv mekanına ve sunum platformuna dönüşecek. 9 gün 9 etkinlik olarak tasarlanan program dahilinde bu dönemin tanıkları, sanatçıları konuk edilecektir. Döneme ait tartışmaların yapılacağı, çeşitli görsel ve işitsel kayıtların toparlanacağı ve dijital ortama aktarılacağı bir süreç bu etkinliğin birinci bölümünü oluşturacaktır.

SILVAVOX “NOKSAN DOĞAÇLAMA KOLEKTİFİ” KONSERİ

PORTIZMIR4 kapsamında, Sarp Keskiner ile Aykut Beysi’nin eş küratörlüğünü üstlendiği Silvavox projesinin ikinci kısmı, Noksan Doğaçlama Kolektifi’nin vereceği konserle başlıyor. İstanbullu, Ankaralı ve İzmirli müzisyenlerden oluşan kolektif, konserde Keskiner ve Beysi’nin 21 Haziran’dan bu yana K2 Urla Nefes Alanı’nda müdahale ettiği alandaki ağaçları buluntu malzemelerle mekânlaştıracak.

“TRÈS COURT” ULUSLARARASI ÇOK KISA FİLMLER FESTİVALİ VE “AKILLI HİKAYELER’’ ATÖLYESİ

PORTIZMIR4 çerçevesinde, Hezarfen Film Galeri ve İzmir Fransız Kültür Merkezi işbirliğiyle “Très Court” Uluslararası Çok Kısa Filmler Festivali düzenleniyor. Festival kapsamında, “Akıllı Hikayeler’’ başlığı ile, 18-25 yaş gençler için, akıllı telefon kullanarak sinematik anlatım atölyesi gerçekleştirilecektir.

İLKBAHAR EKİNOKSU TOHUMLAMA ŞÖLENİ

K2 Urla Nefes Alanı’nda ve İzmir’in çeşitli noktalarında, disiplinlerarası sanat aracılığıyla, toplumsal ve ekolojik onarma önerilerinde bulunan bir dizi etkinliğin gerçekleşeceği PORTIZMIR4 | NEFES, İlkbahar Ekinoksu Tohumlama Şöleni ile 20 Mart’ta K2 Urla Nefes Alanında başladı.  Mehmet Can Özer’in müzik, Cansu Ergin’in dans doğaçlamaları ile Quatuor Elementa/ Dört Element projesinin İlkbahar Ekinoksu okumalarının yer aldığı şölende katılımcılar İlkbahar Ekinoksu anında, saat 13:29’da toprağa domates fideleri diktiler.